Bu akide Sünnet'in asıllarını, Sünnet ve itikâd ile ilgili konularda selefin itikadını içermektedir. İbn Teymiyye (rahimehullah) Mecmûu'l Fetâvâ”da (5/396) şöyle demiştir: “Ahmed b. Hanbel'in Müsedded b. Müserhed'e gönderdiği risâlesine gelince, bu risâle gerek Ahmed'in ashâbından gerekse başkalarından Hadis ve Sünnet Ehli'nin nezdinde meşhûr bir risâledir. Bu risâleyi kabul ile karşılamışlardır. Ebû Abdullah İbn Batta bu risâleyi “el-İbâne” kitabında zikretmiştir. Kâdı Ebû Ya'lâ gibi birçok kimse bu risâleye itimad etmiştir. (İmam Ahmed) bu risâleyi kendi hattıyla yazmıştır.”
Müsedded b. Müserhed b. Müserbel'e fitne meselesi ve insanların içerisine düşmüş oldukları kader, râfizilik, itizâl, halku'l Kur'ân ve ircâ konularındaki ihtilâf müşkil geldiği zaman Ahmed bin Hanbel'e (rahimehullah) “Bana Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in sünnetini yaz” diye mektup yazdı.
Onun mektubu Ahmed bin Hanbel (rahimehullah)'a ulaştığı zaman İmam Ahmed ağladı ve şöyle dedi: “Şüphesiz biz Allah'a âidiz ve şüphesiz biz Allah'a döneceğiz. Bu Basralı ilim elde etmek için büyük miktarda mal harcadığını söylüyor fakat Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in sünnetini bulamıyor!”
Sonra ona şunları yazdı: Bismillâhirrahmânirrahim
⭐Her bir zamanda ilim ehlinden; sapıkları hidayete çağıran, helâktan sakındıran, Allah Teâlâ'nın kitabıyla ölüleri dirilten, Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in sünneti ile câhilleri ve helâk olmuşları ihyâ eden bazı kalıntılar var eden Allah'a hamd olsun. Onlar İblis'in öldürdüğü kaç kişiyi diriltmişlerdir! Şaşkın şaşkın dolaşan kaç sapığı doğruya yönlendirmişlerdir!
Onların insanlar üzerindeki eserleri ne güzeldir! Onlar Allah (Azze ve celle)'nin kitabını aşırıların tahriflerinden, batıl ehlinin saptırmalarından ve sapıkların tevillerinden uzak tutarlar. Bu aşırı, batıl ehli ve sapık kimseler ki, bidatlerin sancaklarını açmış ve fitnenin yularını salıvermişlerdir: (Kitap konusunda ihtilaf etmekte) Allah hakkında ve O'nun kitabı hakkında ilimsizce konuşmaktadırlar.
Allah zâlimlerin söylediklerinden çok çok yücedir. Şu hâlde biz her türlü saptırıcı fitneden Allah'a sığınırız. Allah'ın salâtı ve selâmı Muhammed Nebî'nin, O'nun âlinin ve ashâbının üzerine olsun.
Bundan sonra;
Allah (râzı olduğu bütün işlere) bizi ve sizi muvaffak kılsın. Hoşnut olmadığı her şeyden bizi ve sizi uzak eylesin. Bize ve size kendisini bilen ve kendisinden korkan kimselerin amellerini işletsin. O bunların kendisinden istendiği zâttır.
⭐Size ve nefsime Azim olan Allah'tan korkmayı, Sünnet'ten (ve Cemaat'ten) ayrılmamayı tavsiye ederim.
⭐Ona (Yani Sünnet'e) muhâlefet edenin başına neler geldiğini, ona uyanın hakkında nelerin vârid olduğunu biliyorsunuz. (Nitekim) bize Nebî (sallallahu aleyhi ve sellem)'in şöyle buyurduğu ulaşmıştır: “Şüphesiz Allah kulu yapıştığı sünnet sebebiyle cennete sokar,” (1)
⭐Şimdi size hiçbir şeyi Kur'ân'a tercih etmemenizi emrediyorum. Zira O, Allah (Azze ve celle)'nin kelâmıdır. Allah'ın konuştuğu şey ise yaratılmış değildir. O'nun geçmiş nesillerden haber verdiği şey yaratılmış değildir. Levh-i Mahfûz'da bulunanlar (yaratılmış değildir). Mushaflarda bulunanlar, insanların tilâvetleri nasıl okunursa okunsun ve nasıl vasfedilirse vasfedilsin Allan'ın yaratılmamış kelâmıdır. Kim onun yaratılmış olduğunu söylerse Azim olan Allah'a kâfirdir. Onu tekfir etmeyen de kâfirdir.
⭐Allah Teâlâ'nın kitabından sonra Nebî (sallallahu aleyhi ve sellem)'in sünneti; Ondan, O'nun doğru yola iletilmiş ashâbından (ve onlardan sonraki Tâbiin'den) rivâyet edilen hadisler gelir.
⭐Rasûller ne getirmişse hepsini tasdik etmek gerekir. (Salât ve selâm onların üzerine olsun)
⭐Sünnet'e ittiba etmek kurtuluştur. Sünnet ilim ehlinin nesilden nesile aktardığı şeydir.
⭐Cehm'in görüşünden sakının! Zira o şahsi görüşünün peşinden giden, kelâmcı ve tartışmacı biridir.
⭐İlim ehlinden gördüklerimiz Cehmiyye'nin üç fırkaya ayrıldığı hususunda icmâ etmişlerdir. Onlardan bir tâife “Kur'ân, Allah Teâlâ'nın kelâmıdır ve yaratılmıştır?” demiştir. Bir tâife “Kur'ân, Allah'ın kelâmıdır” deyip susmuştur ki bunlar mel'ûn Vâkıfe'dir. Onlardan bazıları da “Kur'ân'ı telaffuzlarımız yaratılmıştır” demiştir. Bunların tamamı Cehmiyye'dir ve bunlar kâfirlerdir. Tevbeye dâvet edilirler. Tevbe ederlerse ne âlâ, etmezler ise öldürülürler.
⭐İlim ehlinden gördüklerimiz icma etmiştir ki bu görüşte olan kimsenin hükmü tevbe etmediği takdirde şudur: Tevbe edene kadar riddetinden dolayı kestiği helâl olmaz, onunla evlenilmez ve hükmü geçerli olmaz.
⭐Îmân söz ve ameldir, artar ve azalır. İyilik yaptığın zaman artar, kötülük yaptığın zaman azalır.
⭐Kişi îmân dâiresinden çıkıp İslâm dâiresine girer. (Eğer tevbe ederse îmâna geri döner). Azim olan Allah'a şirk koşmadıkça, Allah'ın farizalarından bir fârizayı inkâr edip reddetmedikçe onu İslâm'dan hiçbir şey çıkarmaz. Eğer onu tembelliğinden ya da gevşekliğinden dolayı terk etmişse Allah'ın meşietine kalmıştır. Dilerse ona azâb eder. Dilerse onu affeder.
⭐Mel'ûn Mu'tezile'ye gelince ilim ehlinden gördüklerimiz onların günâh sebebiyle (insanları) tekfir ettiği hususunda icmâ etmiştir. Kim bu görüşleri hususunda onlardan taraftaysa Âdem'in kâfir olduğunu, Yûsuf'un kardeşlerinin babaları Ya'kûb (aleyhisselam)'a yalan söyledikleri zaman kâfir olduklarını söylemiş olur.
⭐Mu'tezile bir taneyi çalan kimsenin kâfir olacağı, hanımının kendisinden ayrılacağı ve önceden haccetmişse yeniden haccetmesi gerektiği üzerinde icmâ etmiştir. Bu sözü söyleyen kimseler kâfirdirler. Onlara uygulanacak hüküm tevbe etmedikleri sürece kendileriyle konuşulmaması, kestiklerinin yenmemesi kendileriyle evlenilmemesi, şehâdetlerinin kabul edilmemesidir.
⭐Râfiza'ya gelince ilim ehlinden gördüklerimiz onların “Ali bin Ebi Tâlib, Ebû Bekir'den faziletlidir, Ali, Ebû Bekir'den önce müslüman olmuştur” dedikleri hususunda icmâ etmiştir. Kim Ali bin Ebî Talib'in Ebû Bekir'den daha faziletli olduğunu söylerse Kitab'ı ve Sünnet'i reddetmiş olur. Zîrâ Allah (azze ve celle) “Muhammed Allah'ın Rasûlüdür, O'nunla birlikte olanlar” (Fetih Sûresi 29) buyurmuştur.
Burada Allah Nebî (sallallahu aleyhi ve sellem)'den sonra Ebû bekir'i öne geçirmiştir (Aliyi öne geçirmemiştir) Ayrıca Nebî (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur Eğer bir halil/dost edinecek olsaydım Ebû Bekr'i halil edinirdim. Fakat Allah arkadaşınızı halil edindi.” (Bununla kendisini kastediyordu) (2)
Kim Ali'nin Ebû Bekir'den daha önce müslüman olduğunu söylerse yalan söylemiş olur. Çünkü ilk müslüman olan kişi Abdullah b. Osmân Atik b. Ebi kuhâfe (yani Ebû Bekir)'dir. O gün O, otuz beş yaşındaydı. Ali ise yedi yaşındaydı, fârizaların ve hadlerin ahkâmı üzerinde câri değildi.
⭐Hayrıyla ve şerriyle, acısıyla ve tatlısıyla kazaya ve kadere (bunların Allah'tan olduğuna) îmân ederiz.
⭐Yine Allah Teâlâ'nın mahlûkâtı yaratmadan önce cenneti yarattığına ve onun için bir ehil yarattığına îmân ederiz. Onun nimetleri süreklidir. Kim cennetten bir şeyin son bulacağını söylerse kâfirdir. Yine O mahlukâtı yaratmadan önce cehennemi yaratmış ve onun için bir ehil yaratmıştır. Onun azâbı da süreklidir.
⭐Cennet ehli Rablerini kesinlikle görecektir.
⭐Allah (Azze ve celle) Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)'in şefaatiyle bazı toplulukları cehennemden çıkaracaktır.
⭐Allah Teâlâ, Musâ ile gerçekten konuşmuş, İbrâhim'i de halil edinmiştir.
⭐Sırât haktır.
⭐Mizân haktır.
⭐Nebîler haktır.
⭐Meryem oğlu İsâ (Allah'ın kulu) Allah'ın Rasûlü ve kelimesidir.
⭐Havz'a îmân etmek gerekir.
⭐Şefaate îmân etmek gerekir.
⭐Arş'a ve Kürsi'ye îmân etmek gerekir.
⭐Münker'e ve Nekir'e îmân etmek gerekir.
⭐Kabir azâbı'na îmân etmek gerekir.
⭐Ölüm Meleği'ne, onun ruhları kabzettiğine, sonra ruhların kabirlerde cesetlere döndürüleceğine, (insanların) îmândan, tevhidden (ve Rasûllerden) sorguya çekileceklerine îmân etmek gerekir.
⭐Sûr'a üfürüleceğine îmân etmek gerekir. Sûr, İsrâfil (aleyhisselam)'ın içerisine üfüreceği bir boynuzdur.
⭐Medine'deki kabir Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)'in kabridir ve yanında Ebû Bekir (es-Sıddık) ve Ömer (bin el-Hattâb el-Fâruk) vardır. (Allah onlardan râzı olsun)
⭐Kulların kalpleri Rahmân'ın parmaklarından iki parmak arasındadır.
⭐Deccâl mutlaka bu ümmet arasından çıkacaktır.
⭐Meryem oğlu İsâ (aleyhisselâm), gökten yeryüzüne inecek ve onu Lüdd Kapısı'nda öldürecektir.
⭐Ehli Sünnet'ten olan âlimlerin inkâr ettikleri her bir şüphe münkerdir.
⭐Bid'atlerin tamamından sakının.
⭐Hiçbir göz Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem)'den sonra Ebû Bekir Es-sıddık'tan daha hayırlısına, Ebû Bekir'den sonra (Hattâb'ın oğlu) Ömer'den daha hayırlısına, Ömer'den sonra (Affân'ın oğlu) Osmân'dan daha hayırlısına, Affân'ın oğlu Osmân'dan sonra Ali bin Ebi Tâlib'den daha hayırlısına bakmamıştır. Allah onların hepsinden râzı olsun.
Sonra Ahmed “Onlar -Allah'a yemin ederim ki- doğruya iletilmiş râşid halifelerdir” dedi.
⭐On kişinin (Allah onlardan râzı olsun) cennetlik olduğuna şehâdet etmemiz gerekir ki bunlar şunlardır; Ebû Bekr es-Sıddık, Ömer b. el-Hattâb, Osmân b. Affân, Ali bin Ebi Tâlib, Talha, Zubeyr, Sa'd, Said, Abdurrahımân b. Avf ez-Zühri, Ebû Ubeyde b. el-Cerrâh...
⭐Nebî (sallallahu aleyhi ve selem) kimin cennetlik olduğuna şâhitlik etmişse onun cennetlik olduğuna şâhitlik ederiz.
⭐Namazda elleri kaldırmak hasenelerdeki bir ziyâdedir.
⭐İmam “velâ-ddâllîn” dedikten sonra “âmin” sesli söylenir.
⭐Müslümanların imamlarının salâhı için duâ edilir.
⭐Onlara karşı kılıçla isyân etmeyiz. Fitne zamanında da savaşmayız.
⭐Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in cennetlik olduklarına şehâdet ettiği on kişi hâricinde müslümanlardan herhangi biri hakkında “Falan cennetliktir” ve “Falanca cehennemliktir” diye yemin etme!
⭐Allah Teâlâ Semi'dir (İşiten'dir), Âlim'dir (Bilen'dir). Allah kendisini neyle vasıflandırmışsa biz de O'nu onunla vasıflandırırız. O kendisinden neyi nefyetmişse sen de O'ndan onu nefyet.
⭐Hevâlardan, cidâlden ve hevâ ehliyle tartışmaktan sakının!
⭐Şu kıblenin ehlinden olan herkesin cenâze namazı kılınır, Hesapları ise Allah (Azze ve celle)'ye kalmıştır.
⭐Gazveye ya da hacca (çıkan) her imam ile beraber çıkılır,
⭐İyi olsun günahkâr olsun herkesin arkasında namaz (Cuma namazı ve bayram namazları) kılınır.
⭐Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in ashâbının kötülüklerini konuşmamak gerekir. Onların faziletlerini dile getirin. Aralarındaki anlaşmazlıklar hususunda da dilinizi tutun.
⭐Dinin hususunda bid'at ehlinden biriyle istişâre etme ve onunla yol arkadaşlığı yapma.
⭐Bir velî, bir tâlib ve iki âdil şâhid bulunmadığı sürece nikâh olmaz.
⭐Mut'a (nikâhı) kıyâmet gününe kadar haramdır.
⭐Kim tek bir lafızda üç talak vermişse câhillik etmiştir. Hanımı kendisine haram olur. Kendisinden başka bir kocayla evlenmedikçe (ve bu kocayla cinsel ilişkiye girdikten sonra ondan boşanmadıkça) ebediyyen kendisine helâl olmaz.
⭐Cenâzeler üzerine dört tekbir getirilir. (Ali bin Ebi Tâlib'in yaptığı gibi) beş tekbir getirirse sen de onunla beraber tekbir getir.
İbn Mes'ûd “İmamın ne kadar tekbir getirirse sen de o kadar tekbir getir” (3) demiştir.”
Ahmed dedi ki: Şâfîi bu hususta bana muhâlefet etti ve “Dördün üzerinde tekbir alırsa namazı iâde eder” dedi. Bana karşı hüccet olarak da Nebî (sallallahu aleyhi ve sellem)'in Necâşi'nin cenâze namazını kıldırdığı zaman. Onun üzerine dört tekbir almasını getirdi.
⭐Süresi yolcu için üç gün ve üç gece, mukîm içinse bir gün ve bir gece olmak üzere mestler üzerine mesh etmek caizdir.
⭐Gece ve gündüz namazları iki iki kılınır.
⭐Bayramdan sonra namaz yoktur.
⭐Mescide girdiğin zaman iki rekât tahiyyetu'l mescid namazı kılmadıkça oturma.
⭐Vitir bir rekât olur.
⭐Kâmet tektir.
⭐Ehli Sünnet'i onlardan sâdır olanlara rağmen sevin.
⭐Allah bizi de sizi de Sünnet ve Cemaat üzere öldürsün. Allah bizi de sizi de ilme ittibâ etmekle rızıklandırsın. Bizi ve sizi sevdiği ve râzı oldugu şeylere iletsin.
(1) Senedinde zayıflık bulunduğu, manasının sahih olduğunu belirtilmiştir.
(2) Ahmed (4121), Buhâri (466) ve Müslim (6247) rivâyet etmiştir. Asılda “..arkadaşınızı halil edindi, benden sonra nebî yoktur” diye geçmektedir fakat bu ziyâde hadiste yoktur. Allah en doğrusunu bilir.
(3) Bunu et-Taberâni “el-Mu'cemu' Evsat”ta (4019) rivâyet etmiştir. Heysemi ''Mecmeu'z Zevâid”de (3/45) şöyle demiştir: “Bunu et-Taberâni el-Mu'cemu'l Evsat'ta rivâyet etmiştir. Senedinde Atâ b. es-Sâib vardır ki hakkında konuşulan biridir. Fakat o yine de hadisi güzel bir kimsedir.”*
El Camii Sünnet ve Eser Ehlinin Akidesine Dâir Risâleler