© 2023 İlliyyûn TV
1
.
- .
2
.
- .
3
.
- .
4
.
- .
5
.
- .
6
.
- .
7
.
- .
8
.
- .
9
.
- .
10
.
- .
11
.
- .
12
.
- .
13
.
- .
14
.
- .
15
.
- .
16
.
- .
17
.
- .
18
.
- .
19
.
- .
20
.
- .
21
.
- .
22
.
- .
23
.
- .
24
.
- .
25
.
- .
26
.
- .
27
.
- .
28
.
- .
29
.
- .
30
.
- .
31
.
- .
32
.
- .
33
.
- .
34
.
- .
35
.
- .
36
.
- .
37
.
- .
38
.
- .
39
.
- .
40
.
- .
41
.
- .
42
.
- .
43
.
- .
44
.
- .
45
.
- .
46
.
- .
47
.
- .
48
.
- .
49
.
- .
50
.
- .
51
.
- .
52
.
- .
53
.
- .
54
.
- .
55
.
- .
56
.
- .
57
.
- .
58
.
- .
59
.
- .
60
.
- .
61
.
- .
62
.
- .
63
.
- .
64
.
- .
65
.
- .
66
.
- .
67
.
- .
68
.
- .
69
.
- .
70
.
- .
71
.
- .
72
.
- .
73
.
- .
74
.
- .
75
.
- .
76
.
- .
77
.
- .
78
.
- .
79
.
- .
80
.
- .
81
.
- .
82
.
- .
83
.
- .
84
.
- .
85
.
- .
86
.
- .
87
.
- .
88
.
- .
89
.
- .
90
.
- .
91
.
- .
92
.
- .
93
.
- .
94
.
- .
95
وَلَا تَشْتَرُوا۟ بِعَهْدِ ٱللَّهِ ثَمَنًا قَلِيلًا ۚ إِنَّمَا عِندَ ٱللَّهِ هُوَ خَيْرٌ لَّكُمْ إِن كُنتُمْ تَعْلَمُونَ
- Allah'ın ahdini az bir değere satmayın. Ancak Allah'ın yanındaki sizin için daha hayırlıdır, eğer bilirseniz.
96
مَا عِندَكُمْ يَنفَدُ ۖ وَمَا عِندَ ٱللَّهِ بَاقٍ ۗ وَلَنَجْزِيَنَّ ٱلَّذِينَ صَبَرُوٓا۟ أَجْرَهُم بِأَحْسَنِ مَا كَانُوا۟ يَعْمَلُونَ
- Sizin yanınızdaki tükenir. Ve Allah'ın yanındaki bâkidir. Ve elbette karşılığını vereceğiz. O sabredenlerin ecirlerini, amel etmekte olduklarının en güzeli ile.
97
مَنْ عَمِلَ صَـٰلِحًا مِّن ذَكَرٍ أَوْ أُنثَىٰ وَهُوَ مُؤْمِنٌ فَلَنُحْيِيَنَّهُۥ حَيَوٰةً طَيِّبَةً ۖ وَلَنَجْزِيَنَّهُمْ أَجْرَهُم بِأَحْسَنِ مَا كَانُوا۟ يَعْمَلُونَ
- Kim, sâlih amel işlerse erkek veya kadından ve o mü'min olduğu hâlde artık elbette ona güzel bir
hayat yaşatırız. Ve elbette onlara ecirlerini amel etmekte olduklarının en güzeli ile vereceğiz
98
فَإِذَا قَرَأْتَ ٱلْقُرْءَانَ فَٱسْتَعِذْ بِٱللَّهِ مِنَ ٱلشَّيْطَـٰنِ ٱلرَّجِيمِ
- Kur'ân'ı okuyacağın zaman, artık recmedilmiş şeytândan Allah'a sığın.
99
إِنَّهُۥ لَيْسَ لَهُۥ سُلْطَـٰنٌ عَلَى ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ وَعَلَىٰ رَبِّهِمْ يَتَوَكَّلُونَ
- Muhakkak ki, îmân edenler ve Rablerine tevekkül edenler üzerine onun bir sultânı yoktur.
100
إِنَّمَا سُلْطَـٰنُهُۥ عَلَى ٱلَّذِينَ يَتَوَلَّوْنَهُۥ وَٱلَّذِينَ هُم بِهِۦ مُشْرِكُونَ
- Onun ancak sultânı onu velî edinenler ve onu (Allah'a) şirk koşanlar üzerinedir.
101
وَإِذَا بَدَّلْنَآ ءَايَةً مَّكَانَ ءَايَةٍ ۙ وَٱللَّهُ أَعْلَمُ بِمَا يُنَزِّلُ قَالُوٓا۟ إِنَّمَآ أَنتَ مُفْتَرٍۭ ۚ بَلْ أَكْثَرُهُمْ لَا يَعْلَمُونَ
- Ve bir âyetin yerini bir âyet ile değiştirdiğimizde -ve Allah ne indireceğini çok iyi bilir. Derler ki: 'Sen ancak bir iftirâcısın.' Bilakis, onların ekserîsi bilmezler.
102
قُلْ نَزَّلَهُۥ رُوحُ ٱلْقُدُسِ مِن رَّبِّكَ بِٱلْحَقِّ لِيُثَبِّتَ ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ وَهُدًى وَبُشْرَىٰ لِلْمُسْلِمِينَ
- De ki: 'Rûhu'l-Kudüs onu Rabbinden hakk ile indirmiştir. Îmân edenleri sâbitleştirmek ve müslümanlara bir hidâyet ve bir müjde olmak için.
103
.
- .
104
.
- .
105
.
- .
106
.
- .
107
.
- .
108
.
- .
109
.
- .
110
.
- .
111
.
- .
112
.
- .
113
.
- .
114
.
- .
115
.
- .
116
.
- .
117
.
- .
118
.
- .
119
.
- .
120
.
- .
121
.
- .
122
.
- .
123
.
- .
124
.
- .
125
.
- .
126
.
- .
127
.
- .
128
.
- .