İçeriklerden haberdar olmak, yorum yapmak ve diğer tüm özellikler için oturum açın.
100

Âdiyât Sûresi

11 Ayet
Paylaş
1
وَٱلْعَـٰدِيَـٰتِ ضَبْحًا
- Andolsun soluk soluğa koşanlara;
2
فَٱلْمُورِيَـٰتِ قَدْحًا
- Öylece vurarak ateş saçanlar(a);
3
فَٱلْمُغِيرَٲتِ صُبْحًا
- Sonra sabahleyin baskın yapanlar(a);
4
فَأَثَرْنَ بِهِۦ نَقْعًا
- Derken onunla toz koparanlar(a);
5
فَوَسَطْنَ بِهِۦ جَمْعًا
- Böylece onunla bir topluluğun ortasına dalanlar(a);
6
إِنَّ ٱلْإِنسَـٰنَ لِرَبِّهِۦ لَكَنُودٌ
- Muhakkak ki insân, Rabbine elbette küfrânda bulunandır.
7
وَإِنَّهُۥ عَلَىٰ ذَٲلِكَ لَشَهِيدٌ
- Ve muhakkak ki o, bunun üzerine elbette şâhidtir.
8
وَإِنَّهُۥ لِحُبِّ ٱلْخَيْرِ لَشَدِيدٌ
- Ve muhakkak ki o, hayır muhabbeti için elbette şiddetlidir.
9
أَفَلَا يَعْلَمُ إِذَا بُعْثِرَ مَا فِى ٱلْقُبُورِ
- Daha bilmiyor mu, kabirlerdekiler çıkarıldığında;
10
وَحُصِّلَ مَا فِى ٱلصُّدُورِ
- Ve göğüslerde olanlar derlendiği(nde);
11
إِنَّ رَبَّهُم بِهِمْ يَوْمَئِذٍ لَّخَبِيرُۢ
- Muhakkak ki Rabbleri, onlardan o gün elbette Habîr'dir.